6100 Sayılı HMK’nın Yürürlük Tarihi olan 01.10.2011 Tarihinden Sonra Düzenlenen Vekaletnamelerde Ahzu Kabz Yetkisi Açıkça Yazılı Olmasa Dahi Avukatın Para Tahsil Etme Yetkisi Bulunduğuna Dair Bir Yargıtay Kararı

6100 Sayılı HMK’nın Yürürlük Tarihi olan 01.10.2011 Tarihinden Sonra Düzenlenen Vekaletnamelerde Ahzu Kabz Yetkisi Açıkça Yazılı Olmasa Dahi Avukatın Para Tahsil Etme Yetkisi Bulunduğuna Dair Bir Yargıtay Kararı

6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun yürürlük tarihi olan 01.10.2011 tarihinden sonra düzenlenen vekaletnamelerde , ayrıca bir “ahzu kabz yetkisi” verilmesine gerek olmaksızın, genel vekaletname yetkileri kapsamında avukatın müvekkili adına tahsilat yapabilmesi olanaklıdır. Aşağıda konuya ilişkin Yargıtay kararına yer verilmiştir.

 

T.C.
YARGITAY
8. HUKUK DAİRESİ
E. 2015/6701
K. 2017/7684
T. 24.5.2017

DAVA : Taraflar arasında görülen ve yukarda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü:

KARAR : Borçlu aleyhine başlatılan ilamlı takip dosyasında alacaklı vekili dosyadaki paranın tamamının hesaplarına gönderilmesi yönünde talep açtıklarını, İcra Müdürlüğü’nce alacaklı vekilinin takip dosyasında mevcut 03.05.2013 tarihli vekaletnamesinde ahzu kabz yetkisi olmadığından bahisle paranın ödenmesi talebinin reddine karar verilmiş olup, alacaklı vekili İcra Mahkemesi’ne başvurusunda; 2012 yılında yürürlüğe giren HMK ile vekaletnamede ahzu kabz yetkisinin özel yetki olmaktan çıkarıldığını, genel vekaletname ile ahzu kabz yetkisi olmadan tahsilatın yapılabileceğini, dolayısı ile İcra Müdürlüğü işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.

Mahkemece; 03.05.2013 tarihli Tekirdağ Noterliği’nce düzenlenen vekaletnameye dayalı olarak başlatılan takibe dair vekaletname incelendiğinde Avukata sadece adına açılmış veya açılacak tüm davaları takip yetkisi verildiği ancak ahzu kabza yetkili olmadığı bu sebeple İcra Müdürlüğü işlemi yerinde bulınduğundan şikayetin reddine karar verilmiş, hüküm alacaklı vekilince temyiz edilmiştir.

“Davaya vekalette özel yetki verilmesini gerektiren haller” başlıklı 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 74. maddesinde ahzu kabz yetkisine yer verilmemiş olmasının, avukatın bu yetkiye sahip olmadığı anlamına gelmediği, tam aksine bu yetki vekaletname ile birlikte vekile tanınan yetkiler arasında yer aldığından, aksi açıkça belirtilmedikçe, avukatın ahzu kabz yetkisine sahip olduğu kabul edilmelidir. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01/10/2011 tarihinden önce düzenlenmiş ve “ahzu kabz” yetkisi içermeyen vekaletnamelere dayanılarak 01/10/2011 tarihinde ve sonrasında vekaletnamede bulunmayan bir yetkinin, dolayısıyla “ahzu kabz” yetkisinin vekalet verenin iradesine aykırı bir şekilde kullanılamıyacağı da kuşkusuzdur.

Somut olayda, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01/10/2011 tarihinden sonra düzenlenmiş 03.05.2013 tarihli vekaletnamesinde ahzu kabz yetkisi olmadığından bahisle dosyada bulunan paranın ödenmesi talebinin reddine dair İcra Müdürlüğü kararının Yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla, şikayetin kabulü gerekirken yazılı gerekçe ile şikayetin reddine karar verilmesi isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle Mahkeme kararının yukarda yazılı sebeplerle İİK’nun 366/3. maddesi ve 6100 Sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 Sayılı HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK’nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istenmesi halinde temyiz edene iadesine, 24.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

 

Bu gönderiyi paylaş

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir